Rus ressam İlya Repin’in Korkunç Ivan Oğlunu Öldürüyor adlı tablosu bir trajedinin yansıması olduğu kadar; dehşeti, acıyı ve pişmanlığı yansıtan güçlü ifadesiyle de oldukça dikkat çekicidir. Nitekim 1880’lerin Rusya’sında resmedilen bu resmin bu denli gerçekçi olması tesadüfi değildir.
Ilya Repin, 19. yüzyılın sonlarına doğru Rusya’nın en tanınmış figürlerinden biri olan ve özellikle insan psikolojisinin derinliklerine inen eserleriyle tanınan bir sanatçıdır. 1885 yılında tamamladığı ve Rus tarihi açısından son derece önemli bir anı tasvir eden Korkunç İvan Oğlunu Öldürüyor (Ivan the Terrible and His Son) adlı tablosu, hem görsel hem de tarihsel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Repin’in bu eseri, Rus hükümdarlarından IV. Ivan’ın (Korkunç İvan) 1581’de oğlu Ivan’ı öldürmesiyle ilgili dramatik bir anı anlatıyor.
Tablo, hem Rus tarihinin en korkunç olaylarından birine hem de Repin’in, insanın ruh hâlini ve içsel çatışmalarını ustaca yansıtma becerisine dair önemli bir örnektir. Eser, IV. Ivan’ın, oğlu Ivan’ı başından ağır bir şekilde yaraladığı anı yakalar. Korkunç Ivan, tam bir delilik içinde oğlunun başına darbeyi indirirken, oğlu Ivan kanlar içinde yere düşer. Tablo, bu dramatik anı tüm şiddetiyle gözler önüne sererken, baba ile oğul arasındaki ilişkiyi de derinlemesine sorgulatır.
IV. Ivan, Rusya’yı tek bir çatı altında birleştirme amacı güderken, aynı zamanda zalim yönetimiyle de tanınmıştır. Oğlunun öldürülmesinin ardından, oğlu Ivan’ın bir suçu olduğu iddia edilse de birçok tarihçi bu olayın IV. Ivan’ın psikolojik dengesizliklerinin bir sonucu olduğunu savunur. Repin, bu dramatik olayı; bireysel acı, baba-oğul ilişkisi ve insanın içsel dünyasında yaşadığı çatışmaların görselleştirilmiş hâli olarak ele alır.
Repin, tablonun her bir detayında karakterlerin ruh hâllerini derinlemesine yansıtmaktadır. Korkunç Ivan’ın yüzü, hem öfke hem de bir tür pişmanlıkla şekillenir. Yüzündeki sert ifade, ölümcül bir şiddetle oğluna darbe indirdiği anda, olayın korkunçluğunu izleyiciye aktarır. Bununla birlikte, oğlu Ivan’ın yüzünde büyük bir acı ve şaşkınlık barındıran bir ifade görülür. Oğlunun gözlerindeki huzuru ve beden dilinden kendini bırakmışlığını hissedebiliyoruz. Acı içerisinde oğluna sarılan Ivan’ın ise her ne kadar bir babanın içindeki şefkati göstermeye çalışsa da bir evlat katili olduğu gerçeği de ortadadır.
Tablonun kompozisyonu, duygusal yoğunluğu artıran bir biçimde düzenlenmiştir. Korkunç Ivan, fiziksel olarak büyük ve korkutucu bir şekilde tasvir edilirken, oğlu ise talihsiz bir bakış ve yanağından aşağıya doğru süzülen bir gözyaşı ile tasvir edilir. Ivan’ın gözlerindeki yaş ise üzüntünün beklenmedik yerden, beklenmedik şekilde yaşandığının izidir. Arka planda yer alan nesnelerin devrilmiş olması, öncesinde büyük bir tartışma yaşandığını bizlere aktarır. IV. Ivan’ın kanlı demir asası ön planda yerdedir. Sanki ressam dikkat çekmek için demir asayı ön plana koymuş gibidir. Işık odayı, olayı yaşayan tüm kişiler ve nesneler üzerinden aydınlatır. Kanlı sahneyi ön plana çıkarma adına mekânın tümü kırmızının tonlarıyla donatılmıştır; IV. Ivan’ın eline bulaşan kandan, duvardaki desene, yerdeki halıya kadar.
Tablonun tüm kompozisyonunda sanatseverlere vermek istediği en net mesaj, “Öfkeyle yapılan eylemlere veya söylenen sözlere dikkat edin. Sonunda duyacağınız pişmanlık faydasız olabilir.” şeklindedir. İlya Repin, bu eseriyle insanın iç dünyasındaki çatışmaların ve pişmanlıkların gücünü ortaya koyarken, aynı zamanda Rusya’nın karanlık geçmişine dair güçlü bir anlatım yaratır. Eser, yalnızca bir baba-oğul ilişkisinin trajik yansıması değil, aynı zamanda insan psikolojisinin karanlık köşelerine dair derin bir keşif olarak da tarihe geçmiştir. Bu tablo, Repin’in yalnızca bir sanatçı olmaktan öte, insan ruhunun derinliklerini sorgulayan bir gözlemci olarak da ne kadar büyük bir yeteneğe sahip olduğunu gösterir.