KAMP VE KARAVAN ROTALARI 8: FETHİYE

Kamp ve Karavan Rotaları’nın 8. Durağında Ege ve Akdeniz’i buluşturan dünyaca ünlü tatil beldesi Fethiye’deyiz. Muğla’nın en büyük yüz ölçümüne ve en kalabalık nüfusuna sahip ilçe, misafirlerine hem tatil hayatının güzelliklerini hem de büyük bir şehirde aradığınız tüm imkânları sunar.

Eşsiz koylar, tarihi alanlar, kaya mezarları, çarşılar, restoranlar, şık konaklama tesisleri ve hareketli gece hayatı, yerli ve yabancı turistlerin yıllardır Fethiye’ye çekilmesini sağlamış. Fethiye hem otel hem kamp alanları bakımından her bütçeye hitap eden seçeneklere sahiptir.  Dünyayı gezen yabancı karavancılar da özellikle Ölüdeniz’de mutlaka konaklarlar. Güneşe hasret İngiliz ve Alman turistler, bölgede oldukça fazla sayıda ev alıp yerleşmiş durumdadırlar zaten.

Fethiye’deki konaklama tesislerinin ve kamp alanlarının çevresinde Kelebekler vadisi, Kabak Koyu, Ölüdeniz, Faralya, Kayaköy gibi, görebilecek birçok yakın yer bulunuyor. Geniş ormanlık alanlardaki yürüyüş parkurları, doğaseverlerin; Üzümlü gibi, geleneksel dokusu bozulmamış yerleri ise yerel yaşam meraklılarının ilgisini çekiyor. Ölüdeniz’de yamaç paraşütü yapmak için bile dünyanın birçok yerinden turist bölgeye akın ediyor. Turistik gece hayatını sevenler, Ölüdeniz’e 3 km mesafede bulunan, İngiliz turistlerin akın ettiği Hisarönü’nde vakit geçirebilir. 

Fethiye’de denize girilecek o kadar çok güzel koy ve plaj var ki haftalarca tatil yapsanız bitiremezsiniz. Fethiye’nin hangi bölgesinde kalırsanız kalın, On İki Adalar olarak adlandırılan tekne turuna katılmalısınız. Yassıca Adalar, Hamam Koyu, Kurşunlu Koyu, Tersane Adası, Bedri Rahmi Koyu, Yavansu, Göcek Adası, Boynuzbükü, Göbün Koyu, Domuz Adası, Zeytin Adası ve Kızıl Ada tekne turlarının vazgeçilmez adresleridir.

Fethiye’de araçla ulaşılabilen plajlar da bir hayli fazladır. Özellikle Ölüdeniz, durgun ve sakin denizi ile gelenleri büyüleyen bir yerdir. Ücretli ve ücretsiz olmak üzere iki bölümden oluşan plajı dünyaca ünlüdür. Ölüdeniz’in ilerisindeki Kıdrak Koyu Tabiat Parkı da turkuaz rengi deniziyle görülmesi gereken bir yerdir. Fethiye yarımadasında yer alan Boncuklu, Büyük ve Küçük Samanlı koyları da listenizde bulunmalıdır. Giriş ücretlerinin yüksek olmasını önemsemeyenler, kamp tesisi olarak Aksazlar’ı, plaj ve bar içinse Help Beach’i tercih edebilir. Yarımadanın etrafında bisikletle bir tur atmak da çok keyifli olacaktır.

Fethiye’de deniz kenarındaki bölgelerin dışında da görülecek birçok yer bulunmaktadır. Bunların başında gelen Kayaköy, Rumlar tarafından 18. yüzyılda Likya kalıntılarının üzerine kurulmuş, mutlaka görülmesi gereken bir köydür. 2 kilise, 14 şapel ve 3.500 civarında eve sahip köy, 1923’te mübadele sebebiyle Rumlar tarafından terk edilmiş, yerlerine Rumeli topraklarından gelen Müslümanlar yerleştirilmiş. Ancak dik yamaçta yaşamaya alışık olmayan halk da burayı terk etmiş; böylece Kayaköy bir hayalet köye dönmüş. Son yıllarda ise Kayaköy büyük bir dönüşüm geçiriyor. Eski köy evlerine dokunulmadan, tepenin eteklerine bir sürü turizm işletmesi ve kamp tesisleri açılmış. Ulaşım ve imkânlar bakımından karavanla konaklamak için de Kayaköy çekici bir beldedir.

Sırtını Babadağ’a dayamış Faralya, diğer adıyla Uzunyurt ise Fethiye’nin, şehir ortamından sıyrılmış farklı bir bölgesini oluşturur. Kabak Koyu, Kelebekler Vadisi, Roma ve Likya kalıntıları, yürüyüş yolları gibi birçok etkileyici yeri çevresinde barındırır. Dünyanın en uzun yürüyüş parkurlarından biri olan Likya Yolu’nun üzerinde bulunan Faralya; Hisar, Orta ve Kabak mahallelerinden oluşan bir bölge. Faralya Köyü’nden Kelebekler Vadisi’ne inmek için, pek önerilmeyen zorlu bir patika yolu kullanmak gerekir. 350 metreye ulaşan sarp kayalık duvarlarla kaplı vadiye Ölüdeniz’den kalkan teknelerle ulaşmak daha mantıklı bir seçenektir. Geçmiş yıllarda yabancı, sırt çantalı gezginler arasında çok sevilen vadi, son yıllarda çehresini değiştirmiş. Vadideki tesiste imkânlar ve fiyatlar artınca gelen kitle de farklılaşmış. Zaten vadiyi yukarıdan gören noktada fotoğraf çektirmek, instagram’da paylaşmak son yıllarda çok popüler olmuş durumda. Bu hâliyle de vadiyi mutlaka görün derim ama bölgenin 20 yıl önceki bakirliğinde kamp yapıp, gezginlerin yarattığı o samimi ortamda bulunanlar çok daha şanslıydı, diyebilirim.

Kabak Koyu ise Kelebekler Vadisi’ne 4 km, Ölüdeniz’e 17 km uzaklıkta yer alıyor. Ulaşımı kısmen rahatladıktan sonra yapılaşması hızla artan Kabak Vadisi, meyilli bir yamaç üzerine kurulmuş konaklama tesislerinden oluşuyor. Eskiden traktörlerle inilebilen sahile artık binek araçlar bile ulaşabiliyor. Bölgede yoğun bir otopark problemi ve dar dönüşler bulunduğundan, Kabak’a uzun araçlarla gelecekler denizden yukarıda olan tesisleri tercih etmeli. Daha sakin bir koy isteyenler, Kabak Koyu’ndan tekne ile Cennet Koyu’na geçebilirler.

Fethiye’nin batısına doğru ilerledikçe yoğun trafik azalır, büyük oteller yerini küçük işletmelere bırakır, daha sakin bir tatil isteyenler için uygun kamp alanları görülmeye başlar. Bu yüzden özellikle Yanıklar bölgesini Fethiye’den ayrı bir parça olarak düşünmek gerekir. Sakin ve huzur verici ortamı, organik ürünleriyle bir eko turizm bölgesi olan Yanıklar Köyü dinginlik sevenleri kendine çeker. Çalış Plajı’ndan Yanıklar’a kadar olan sahil, Ölüdeniz civarındaki koylar kadar büyüleyici olmasa da uzun kumsalları sayesinde, doğal kamp alanlarında konaklamak isteyenler için uygundur.  

Çalış Plajı, ilçe merkezine sadece 7 km uzaklıkta; deniz tatilcilerinin, yazlıkçıların, villa tipi kiralık evlerin ve salaş kamp alanlarının bulunduğu bir bölgedir. Çalış, uzun kumsalında yürüyüş yapanları ve gün batımını izlemeye gelenleri sıklıkla ağırlar. Restoranları, kafeleri ve canlı müzik dinleyebileceğiniz barları da meşhurdur. Çalış Plajı’ndan Göcek’e doğru ilerledikçe, Fethiye’nin pek keşfedilmemiş doğal yerlerinden biri olan Yanıklar’a ulaşılır. Sık ormanlara ve berrak su kaynaklarına sahip Yanıklar Köyü, Fethiye’nin yerel özellikleri en belirgin bölgesi diyebileceğimiz sahil yerleşimidir. Toroslar’dan doğup Yanıklar Köyü ortasından geçen Kargı Çayı ile Akgöl ve Katlıç Gölü bölgenin doğal zenginlikleridir. Ormanları, kırmızımsı çiçeklere sahip Anadolu Sığla ağacı ile meşhurdur. 

* Daha detaylı bilgiye Tefrika Yayınları’ndan çıkan Kamp ve Karavan Rotaları isimli kitaptan ulaşabilirsiniz.

Cevap Ver

Yorumunuzu giriniz
Adınızı giriniz