Wilhelm Genazino’nun, 2003’te yazdığı, alışılmışın aksine, okurlarını çok genç bir anlatıcının izlenimlerine davet ettiği romanı Bir Kadın Bir Ev Bir Roman, Tevfik Turan’ın çevirisiyle Jaguar Kitap’tan çıktı.

Weigand liseden atılmış, ailesini hayal kırıklığına uğratmış, yazar olma hayalleri kuran on sekiz yaşında bir gençtir. Gündüzleri bir toptan fidancılık şirketinde çırak, akşamları da yerel bir gazetede muhabir olarak çalışmaya başlar. Bu ikili yaşamın koşturmacası içinde oradan oraya savrulan Weigand, bira köpüğü kıvamında bir gençliğin ilk adımlarını, yaşından beklenmeyecek bir melankoli ve ironi duygusu eşliğinde atar.
“Tek bir kişi oturmuştu ve o da bira içiyordu: Linda. Bana kendisinin de sevindiğini hissettirdi. Linda yine makyajsızdı, süslenmemişti. Basın masası duvara bitişikti, gürültü koridorunun biraz dışında. Linda, Kuzey Denizi kıyısındaki bir yerden geliyordu, hafif bir Frezya aksanıyla konuşuyordu. Bir süre sonra onun burada, Güney Almanya’daki bir sanayi şehrinde kendini iyi hissetmediği duygusuna kapıldım ama bunu sormaya cesaret edemedim. Sırtımızı gürültüye dönmüş oturuyor, birbirimize bakıyorduk. İkinci biradaydım, içimdeki Franz Kafka’ya biat ettiğimi itiraf ettim. Linda, Kafka adını duyunca gülümsedi. Sanki şöyle demek istememiş gibiydi: Kafka küçük oğlanlara göre değildir. Onun tercih ettiği yazar Joseph Conrad’dı, bense onunla ilgili sadece deli kaptanlar ve ölümcül Güney Denizi yolculukları üzerine yazdığını biliyordum. Henüz Conrad’dan bir şey okumuş değildim.”